HALKLA İLİŞKİLER TEORİLERİ

Joep P. Cornelissen, halkla ilişkiler çalışmalarının büyük bir kısmının akademik bilgiye dayanmak ya da akademik bilgiden yararlanmak yerine sezgisel ya da deneyimsel öğrenmeye dayandığını ileri sürmektedir. Özellikle halkla ilişkiler alanıyla ilgilenen kişilerin meta teori, yöntem bilimi, yöntemler ve bunların oluşturduğu bağımsız teoriler arasındaki bağlantıları bilmeleri, yorumlamaları ve bir senteze ulaşmaları, yapacakları halkla ilişkiler çalışmalarının sadece müşteri istek ve beklentileri doğrultusunda değil aynı zamanda bilimsel bir temele dayalı olması açısından önem taşımaktadır. Bu anlayış sadece eğitimciler için değil, çok çeşitli kampanyalar düzenleyen ve kampanya sonuçlarının başarılı olup olmadığını değerlendirirken teoriden faydalanan halkla ilişkiler uygulayıcıları için de büyük önem taşımaktadır. Çünkü kişinin temel olarak kabul ettiği teorik varsayımları, üstü açık da olsa kapalı da olsa, araştırma ve iletişim faaliyetlerine olan yaklaşımını etkileyecektir.

Halkla ilişkiler araştırmaları ve teorilerine yeni başlayanlar, bu alandaki fikirlerin ve içeriklerin bazen birbiriyle bağlantısız olduğunu düşünebilirler. Bu kitapta teorik birikimini düzenlemek ve özetlemek suretiyle halkla ilişkiler alanına ilgi duyan kimselere halkla ilişkiler teorilerini anlamalarında rehberlik etmek ve bunları etkili bir şekilde uygulayabilmelerine katkı sağlamak amaçlanmıştır.