YOLDAN ÇIKAN HİKAYELER

Yazın serin, kışın ise sıcak olan kasır eşeğe ikametgâh olarak verilmişti. Aslında evin belki de en kıymetli yeriydi. Ama önünü kapatan dükkânlar nedeniyle daha az ışık almaya başlamıştı. Elektrik tesisatı da bağlamamışlardı oraya mevcut haliyle tam bir ahırdı. 60 metrekare büyüklüğündeki alanda bol saman ve arpayla beslenen eşekleri ise tam bir damızlık gibiydi Her gün tımar edilir ama yediği arpanın etkisiyle yükselen testosteronları nedeniyle yerinde duramıyordu. Avludan çıkıp sokağı gördüğünde dörtnala koşmaya başlar onu yakalayıp kontrol etmekte zorlanıyorlardı. Evin adeta evlilik çağı gelmiş delikanlısı gibi olmuştu."

 

"İmam Adnan Sokakta bir barda grubuyla şarkıcılık yapan Mark İngiliz, grubun diğer üyesi ve arkadaşı İdris ise Galler’liydi. En çok İdris adına takmıştı Sabri. Israrlı soruları ve İdris adının Türkçe olduğu iddialarına İdris bu ismin tam manasıyla bir Galler adı olduğunu söylemişti. Galler’de bir dağ varmış aynı adla ve özellikle o bölgede birçok erkek çocuğa bu isim verilirmiş. Dağ ise adını bir azizin isminden almıştı. Bunun İdris peygamber olduğunu düşündü Sabri."

 

"Zaten bu coğrafyada yeni peygamberler geldikçe toplu halde bazen milletçe dinlerini değiştirmiş topluluklar. Bazıları ise nedense değiştirmiyordu dinlerini de peygamberlerini de. Önce Hazreti Musa ve dini vardı. Sonra Hazreti İsa gelince yeni dine geçişler olmuştu. Sonra Hazreti Muhammed gelince bu sefer de büyük bir geçiş Müslümanlığa olmuştu. Aralarındaki fark bu son dine girmeyişleriydi.